Kayıtlar

Kasım, 2025 tarihine ait yayınlar gösteriliyor

Uçurtmanın İpi

Küçüklüğümde, arkadaşlarımla kendi ellerimizle yaptığımız uçurtmaları uçurmak en büyük mutluluklarımızdandı. Uçurtmanın ipini elimize alır, tüm gücümüzle koşmaya başlardık. Biz koştukça uçurtma arkamızda havalanır, gökyüzüyle buluşurdu. Uçurtmanın uçması için üç şeye ihtiyaç vardı: Koşmak, onu takip ederek yönlendirmek ve ipin ucunu sıkı tutmak… Biliyorduk ki düşersek uçurtma da düşecek, ipin ucu kaçarsa uçurtma da kaybolacaktı. Rahmetli annem hep tembih ederdi: “Sakın ipin ucunu bırakma.” Bir defasında, annemi dinlememiş olacağım ki ipin ucunu kaçırmıştım. O güzelim uçurtma masmavi gökyüzünde süzülerek gözden kayboldu. O gün sadece bir uçurtmayı değil; hayal kurmanın, tutunmanın ve sorumluluk almanın da ne demek olduğunu öğrendim. Ben o uçurtmaya hayallerimi yükler, kendimi onun üzerinde uzakları seyreder gibi hayal ederdim. Bugün, yurt dışına gitmek isteyen gençlere hep bu uçurtma hikâyemi hatırlatırım. Evet, hayalleriniz gerçeğe dönüşsün istiyorsunuz; daha geni...

Gençliğime Tavsiye

Zaman zaman düşünürüm: Eğer gençliğime bir tek söz söyleme şansım olsaydı, ne söylerdim? Daha çok çalış, daha dikkatli ol, daha planlı yaşa mı derdim? Hayır… Bugün, yılların tecrübe süzgecinden geçerek bana öğrettiği o tek cümleyi söylerdim: “Kendine zaman tanı.” Gençlik acelecidir. Her şeyin hemen olmasını isteriz. Hemen başarı, hemen tanınma, hemen sonuç… Oysa hayat, hızla değil, sabırla olgunlaşan bir yolculuktur. Bazen kaybetmek, bize kazanmaktan çok daha fazla şey öğretir. Bazen yanlış adımlar, en doğru yerlere çıkarır insanı. Bazen başarısızlık, aslında yönünü bulmanın ilk işaretidir. Üniversite yıllarımda yaşadığım bir olay hâlâ aklımdadır. Bir proje sunumunda heyecandan sesim titremiş, planladığım hiçbir şeyi anlatamamıştım. Kendimi yetersiz hissetmiştim. Ama hocam bana dönüp “Kâmil, önemli olan bir defada doğru yapmak değil; denemekten vazgeçmemek,” demişti. Yıllar sonra anladım ki, o cümle bir hayat dersiymiş. O cümle, hayat felsefeme dönüştü. ...

Atatürk’ün Cumhuriyet İnsanına Vasiyeti

Bugün 10 Kasım… Muzaffer ve devrimci lider, Cumhuriyetimizin kurucusu Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ü sonsuzluğa uğurladığımız günün yıldönümü… Umutsuzluğun hâkim olduğu koşullarda umut olan, Anadolu topraklarında umudu yeşerten yarının insanı olan ulu önder Gazi Mustafa Kemal ATATÜRK’ün, vatan ve cumhuriyet uğruna hayatını adayan güzel insanların aziz hatıraları önünde saygıyla eğiliyor, sevgi, saygı, şükran ve minnetle anıyorum. Kurtuluş savaşına başladığımızın 15’inci yılında, cumhuriyetimizin 10’uncu yılının kutlandığı yıldönümünde, 29 Ekim 1933’de Cumhuriyetimizin kurucu lideri Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün 10. yıl nutkunda ifade ettiği  “Millî kültürümüzü muasır medeniyet seviyesinin üstüne çıkaracağız.”  sözlerini düşünüyorum. Gazi Mustafa Kemal Atatürk, 10. yıl nutkunda, çağının gerisinde kalan Osmanlı Devleti sonrası köylü toplum üzerine kurulan Türkiye Cumhuriyetini, dünyanın en mâmur ve en medenî memleketleri seviyesine çıkarmak, en geniş refah vasıta ve kaynak...

Umudun Çiçeği: Kasımpatı

Kasım ayı geldi mi, doğanın rengi solar, gökyüzü grileşir, ağaçlar yapraklarını sessizce toprağa bırakır. İşte tam o vakitlerde, tüm bu solgunluğun ortasında bir çiçek başını kaldırır, adı “Kasımpatı”. Ne ilginçtir ki, mevsimin ölümü hatırlattığı bir zamanda kasımpatı açar. Herkes kışa hazırlanırken, o dirençle, zarafetle varlığını ilan eder. Bu yüzden kasımpatı, doğanın sessiz bir başkaldırısı gibidir. Ölümü kabullenmeyen, karanlığa inat açan bir umudun simgesidir. Japonya’da “uzun yaşamın ve sağlığın çiçeği” olarak bilinir. Orada kasımpatı, ölümle değil, sonsuzlukla anılır. Oysa bizde, özellikle mezarlıklarda sıkça görüldüğü için, kasımpatı biraz hüzünlü, biraz da vedanın sembolü olmuştur. Belki de bundandır, bu çiçeğe baktığımızda içimizde aynı anda iki duygu belirir: hüzün ve huzur. Kasımpatı, bize insan olmanın o karmaşık duygusunu hatırlatır. Bir yandan kayıplarımızı, geçmişimizi, eksilen yanlarımızı düşünürüz; bir yandan da hayatın dirençli güzelliğine şaşarız. Çünkü kas...