Uçurtmanın İpi

Küçüklüğümde, arkadaşlarımla kendi ellerimizle yaptığımız uçurtmaları uçurmak en büyük mutluluklarımızdandı.

Uçurtmanın ipini elimize alır, tüm gücümüzle koşmaya başlardık.

Biz koştukça uçurtma arkamızda havalanır, gökyüzüyle buluşurdu.

Uçurtmanın uçması için üç şeye ihtiyaç vardı: Koşmak, onu takip ederek yönlendirmek ve ipin ucunu sıkı tutmak…

Biliyorduk ki düşersek uçurtma da düşecek, ipin ucu kaçarsa uçurtma da kaybolacaktı.

Rahmetli annem hep tembih ederdi: “Sakın ipin ucunu bırakma.”

Bir defasında, annemi dinlememiş olacağım ki ipin ucunu kaçırmıştım.

O güzelim uçurtma masmavi gökyüzünde süzülerek gözden kayboldu.

O gün sadece bir uçurtmayı değil; hayal kurmanın, tutunmanın ve sorumluluk almanın da ne demek olduğunu öğrendim.

Ben o uçurtmaya hayallerimi yükler, kendimi onun üzerinde uzakları seyreder gibi hayal ederdim.

Bugün, yurt dışına gitmek isteyen gençlere hep bu uçurtma hikâyemi hatırlatırım.

Evet, hayalleriniz gerçeğe dönüşsün istiyorsunuz; daha geniş ufuklara açılmak, kendinizi geliştirmek, yepyeni dünyalara kanat çırpmak istiyorsunuz…

Bu çok değerli, çok anlamlı bir yolculuk. Fakat bir şeyi unutmamak gerekir: Uçurtma gökyüzünde özgürce süzülebilir ama onu orada tutan görünmez bir bağ vardır, uçurtmanın ipi...

O ip, bizim köklerimizdir.

Kim olduğumuz, nereden geldiğimiz, değerlerimiz, kültürümüz, ailemiz, bizi biz yapan ne varsa…

Hepsi o ipin bir parçasıdır. Yurt dışına gitmek, kariyer yapmak, dünya vatandaşı olmak çok güzel ama ipin ucunu tamamen bırakırsanız, tıpkı çocukken kaybettiğim uçurtma gibi, siz de rüzgârın savurduğu bir yere doğru sürüklenebilirsiniz.

Gençler;

Uçun, yükselin, hayallerinizin peşinden gidin.

Ama ipin ucunu sıkı tutmayı, köklerinizi unutmayın.

Çünkü sizi yükselten şey kadar, sizi hayatta tutan şey de köklerinizdir.

Dünya büyük bir gökyüzü; keşfedilecek yer çok. Siz uçurtma gibi özgür olun ama yönünüzü belirleyen, varlığınızı güçlendiren o bağı asla kaybetmeyin. Uçurtmanın ipi elinizde oldukça, ne kadar yükselirseniz yükselin, hem gökyüzü sizin olacak hem de yeryüzünde sağlam bir yeriniz…

Unutmayın: Hayaller yükselir, ama kökler hayalleri taşır.

 

 

Ali Kâmil UZUN

Türkiye İç Denetim Enstitüsü Kurucu ve Onursal Başkanı