Meslekte Yaş Almanın Mutluluğu ve Gururu
Yeni yılın üçüncü haftasındayız.
Bu haftanın, mesleğe ilk adımı
attığım günün yıldönümü haftası olduğu için gönlümde özel bir yeri var…
Her yıldönümünde olduğu gibi meslekte yaş almanın mutluluğu
ve gururunu yaşarken, kariyer yolculuğumun gençlik yılları bir filim şeridi
gibi gözlerimin önünden geçiyor.
Filim şeridinin ilk
karelerinde hatırladıkça beni gülümseten bir anı olarak tazeliğini koruyan bir
anekdot yer alıyor.
Mesleğe başladığım yıllarda,
Teftiş Kurulları yaz ve sonbahar aylarını “turne” adı verilen genellikle en az
yılın altı ayı süren Anadolu illerinde bulunan şube ve birimlerin denetimi ile
geçirirlerdi.
Göreve başladığım ilk yıl
“turne” programımın ilk üç ayı Ege bölgesi illerindeki şubelerimiz, takip eden
üç ay ise Doğu Anadolu illerindeki şubelerden oluşuyordu.
Doğu Anadolu bölgesi
programımızın ilk durağı Kars idi. Ege bölgesinde görevi tamamladığımız
İzmir’den Kars’a gitmek için önce Erzurum’a uçak yolculuğu yapmak gerekiyordu.
Ekip olarak İzmir’den uçağa
bindik, Erzurum’a geldik. Havalimanından Kars’a gitmek için otobüs terminaline
hareket ettik. Kars’a otobüs biletlerimizi aldık, otobüsün kalkış saatine kadar
beklemek için otogarda bir kahvehanede çay içiyoruz. Erzurum’un meşhur kıtlama
usulü sade demden oluşan çaylarımızı yudumlarken gözüm kahvehanenin endüstri
tipi ön yüzü cam buzdolabına ilişti. Baktım dolabın içinde gazeteler var. Merak
ederek servis yapan garsona “Gazeteler niçin buzdolabında duruyor?” diye
sordum.
Garsonun beni gülümseten
cevabı, “Haberler bayatlamasın diye gazeteleri buzdolabında tutuyoruz
ağabey” oldu…
Yurdum insanının zekâsı, iç
zenginliği ve derinliğini ifade eden garsonun bu nüktedan cevabını hatırladıkça,
kimi gülümseten kimi hüzünlendiren nice anılar belleğimde canlanıyor.
Mesleğe başladığım yıllarda;
· Teknolojimiz kalamozalar, kollu facitler, şeritli hesap makinalarıydı…
· Ülkemizde denetim denilince akla teftiş ve kurumsal olarak önde gelen sektör olarak ise bankacılıkta teftiş gelirdi…
· Reel sektör tarafında ise eski maliyeciler tarafından kurulan murakabe birimleri vardı...
Koşullarını kısaca ifade
ettiğim böyle bir dönemde başlayan mesleki kariyer yolculuğumun ardında, kurumsal
hayat ve meslek ile ilgili tecrübe edilmiş geleceğe değer birikimler, mesleği geleceğe
taşıyan dün hayal edilen, bugün gerçek olan umutlar, ömre bedel biriktirilen
anılar, dostluklar bulunuyor…
Değişim ve dönüşüm arayışı,
meraklı olmak, araştırmak sonucu keşfedilen bilgi kaynağının tetiklediği ilham
ve hayal gücü; tutku, azim ve kararlılıkla çağdaş mesleki gelişim, iletişim ve
paylaşım platformu olarak gerçek olduğunu görüyorum.
İnanılmaz bir yolculuk, yol
aldığımız kilometre taşlarını değerlendirdiğimizde, bugün güvence ve
danışmanlık rolü ile ön saflarda yönetime rehber olan teftiş kurulları, gerçek
ifadesi ile iç denetim faaliyetleri konuşuluyor.
Geleneksel yaklaşımdan, yeni
nesil iç denetim yaklaşımıyla, kurumların stratejik hedeflerine ulaşmasına
destek sağlayan danışmanlık çalışmalarını da içine alan ve daha fazla değer
yaratmaya odaklanan bir faaliyete dönüşüyor. İç denetim, bir kurumun kamu
yararına hizmet etme yeteneğini geliştirmede kritik bir rol üstleniyor.
Dün olduğu gibi
bugünde geleceği anlamak, gelecekte saklı fırsatları görebilmek, gelecekte var
olabilmek için hayallerim, hayallerimin gerçek olacağına dair umutlarım var.
Mesleğe ilk adımı attığım günün 44. yıldönümünde; her alanda geleceğe değer birikimleri, kamu yararına hizmet etme yeteneği, ömre bedel biriktirilen anıları, dostlukları var eden bir mesleğin meslektaşı olmaktan gurur duyuyorum.
Gelecek için
hayallerim, hayallerimin gerçek olacağına dair umutlarım olduğu için mutluyum.
Mesleki kariyer yolculuğumun değerli paydaşları üstatlarıma, yol arkadaşlarıma sevgi, saygı ve şükranlarımı sunuyorum.
Sonsuzluğa uğurlanan meslek insanlarını rahmet ve minnetle anıyorum.
Ali Kamil UZUN
Türkiye İç Denetim Enstitüsü Kurucu ve Onursal
Başkanı
Yorumlar